Uluslararası yol güzergahında, yol üstü konumunda olmasına rağmen uğranılmayan, bilinmeyen ilçemiz… Pasinler.
Ne ölüye, ne de diriye faydanız yok; o koltukta ne işiniz var?
Varan 1 Dün 18 Eylül 2024 idi. Yani 18 Eylül 1048 Pasinler Savaşının yıldönümüydü… Pasinler Savaşı Bizanslılar ile Türkler arasında cereyan etmiş olan İLK büyük meydan muharebesi ve en önemli bir savaş olma özelliğinden dolayıdır ki dünya tarihinde ve Anadolu tarihinde ayrı bir yeri bulunmaktadır.
Yani öncelikle belirtmek isteriz ki Pasinler Savaşı olmasa idi Malazgirt olmayacaktı, Ahlât olmayacaktı. Erzurum, Konya ve Sivas olmayacaktı. Bu mantık ile yola çıktığımızda böylesine önemli ve detay arz eden ve hatta Bizanslılar ile Türkler arasındaki ilk savaş olma özelliğinden dolayıdır ki daha bir kapsamlı ve geniş bir tören beklenilirken, ne acıdır ki başta belediyemiz olmak üzere hiç kimsenin sesi soluğu çıkmamıştır.
Pasinler’in adını kullanarak, orada oturan yetkili şahıslarımızın tarihe ve böylesi önemli bir hususa verdiği önem bu mudur?
Pasinler Meydan Muharebesinde şehit olan askerimizin hakkını nasıl ödemeyi düşünmektesiniz.
Her ne kadar, birileri böylesine önemli olan ve Anadolu tarihi açısından çok büyük bir önem arz eden durumu unutmuş veya umursamamış olsa bile, Erzurum Tarih Derneği üyelerinin yapmış oldukları ve kendilerine yakışan çok güzel bir hareket olarak takdir topladıkları unutulmamalıdır.
Erzurum Tarih Derneğinin değerli üyelerinden ve Erzurum ilinin güzide değerlerinden olan Prof. Dr. Ömer Özden, TRT Program Yapımcısı İsmail Bingöl, THM Bestekârı Sıtkı Sahil, Gazeteci Cem Bakırcı, Ahmet Tezgel ve Erzurum Şehrengizi Abdurrahman Zeynal birlikteliğinde Pasin Ovasında savaşın geçtiği alanda buluşarak, Abdurahman Zeynal’in yapmış olduğu dualar eşliğinde istiklal marşımız okunarak, “Pasinler Savaşının Komutanı İbrahim Yınal’a, Tuğrul ve Çağrı beylerden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına Allahtan rahmet diledikten sonra okunan Kur’an tilaveti” ile sade bir tören düzenlenmiştir.
Tarihini unutanların başına nelerin geldiğini bir kez daha hatırlatarak, halka hizmet noktasında koltuk işgal edenlerin bu tür değerlere ve özel gün ve gecelere gereken hassasiyeti göstermelerinin yarınlarımızın garantisi olacağının bilincinin çocuklarımıza verilmesinin bu makamlardan geçtiği bilinmelidir.
Varan 2 Pasinler ilçesi Kale dibinde, yamaç olarak kayıtlı 293 ada ve 4 nolu parselde bulunan ve ortalama 174 m2 lik Fakirullah Küçük adına kayıtlı kargir evi yani vatandaşın Pasinler Kalesi dibinde bulunan tapulu evini tam 8/9 yıl önce yıkmışsınız, hem de SİT alanı bahanesiyle. Üstelik her hangi bir bedel ödemeden, her hangi bir karşılık vermeden ve hatta hatta genel olarak muhatap olmadan ve tabiri caiz ise hiç ama hiç oralıklı dahi olmadan. Bu gün sizin yıkarak düz bir alan haline getirdiğiniz yer birileri tarafından sahiplenilerek hayvanlarının atık gübresinin, otunun veya malzemelerinin istif edildiği depo amaçlı olarak kullanılan bir yer halinde iken, gerçek tapu sahibi de mağdur olmuş bir vaziyette ortalıkta sesini duyurmaya çalışmaktadır. Sosyal Belediyecilik ve Hizmet Belediyeciliği parolasıyla yola çıkılan bir teşkilata ait isim kapsamında, birilerinin vatandaşın hakkını savunup koruması gerekirken, umursamadan mağdur edilmelerine göz yummasının izahı olamaz.
O tarihlerde yıkımı yapan belediye başkanının seçim sonrasında değişmesi ve yeni göreve başlayan belediye başkanının “ ben mi yıktım, kim yıktıysa gidin o yapsın” baştan savması ve görev süresi boyunca, tarihin ana kademelerinden birisi olan Pasinler’de çalışmaktan öte yan gelip yatmaktan başka her hangi bir çalışmasının olmamasının ağır yükünü Fakirullah Küçük ve Pasinler halkı halen daha çekmektedir.
Geldiğimiz noktada şu an Pasinler Belediye Başkanlığı koltuğunda yıkımı yapan bir önceki dönem başkanı oturmaktadır.
O zaman sade ve öz olarak soralım Fakirullah Küçük adlı vatandaşımızın mağduriyeti ne olacak?
Belediyecilik sadece çöp toplama ve kaldırım yapma hizmeti olsa idi birkaç yılda bir başkan seçip birçok masrafa girilmesine gerek kalmadan, valilik bünyesinde veya büyükşehir belediye başkanlıklarında oluşturulan bir birime bu görev verilerek ilçe belediye başkanlıkları lağv edilirdi. Kaldı ki hali hazırda birçok çalışmayı da ilçelerimizde yine büyükşehir belediyesi tarafından yapıldığı aşikârdır.
Bazı belediyelerimizde birilerinin hizmet anlayışı noktasında imkânımız yok bahanelerine sığınması yerine imkânları dâhilinde gayret göstermesi halinde vatandaşlar tarafından destekçisi de olacaktır.
Bazı ilçe belediye başkanlarımıza duyurulur; belediyelerimiz yan gelip yatma yeri değildir.
Haber Editörü: Şahap GÜRLER