Bu şehrin şeref tribününde kim var ve bu liste kimler tarafından, neye göre yazılıyor?
Sahada futbolcularımız, kenarda teknik hocamız, provakasyon kokan kararlarıyla sözde maç yönetmeye gelmiş, hem de süper lig tecrübesi olan görevli hakemimiz ve şeref tribününde de bir işgüzarımız bugün bu şehrin şerefiyle oynadı..
Bu şehrin şeref tribününde kim var ve bu liste kimler tarafından ve neye göre yazılıyor?
Hava bozuk.
Moraller ise sıfırın altında eksi bilmem kaç…
Sahada Erzurum Spor FK yı anımsatacak tek şey; forma renkleri ve maçtan önce güzel bir seremoniyle takdim edilen, 72/73 sezonunun efsane futbolcuları ve yine o dönemin efsane başkanı Hamza Cimilli vardı.
Çerçeve içerisinde yansıyan görüntü o…
Peki ya çerçeveden taşan?
Cimilli Başkana kimin veya kimlerin işgüzarlık ederek şeref tribününe almadığı konusuna yazının sonunda değineceğim ama şurası bilinmelidir ki, bu gün Kazım Karabekir Stadında yaşananlar bu şehrin futbol tarihinde bir ilk olup, sonrasının olmaması için gerekenin hemen bugün yapılması şarttır.
Elzemdir.
Zaruridir.
Hatta ve hatta benzetmek gerekir ise kelle alınması gerekiyor ise alınmalıdır…
Bu takımın mevcut durumuna gelebilmek için yıllardır çektiği sıkıntıları hepimiz biliyorken, bu takımın şu anki durumunu sağlayabilmek için alınan kararların, atılan adımların ve verilen diyetlerin hemen hepsi henüz geçerliliğini ve gündem özelliğini kaybetmemişken, bugün yaşananların adını koymakta zorlandığımızın bilinmesi gerekmektedir.
Hiç kimse kusura bakmasın… Sakın ola ki birileri, iyi atılan birkaç adımın sonrasında bu takımın her türlü telif hakkını elinde bulundurdu havasına girmesin.
Ve sakın ola ki bu takımı kendi dünyasının bize sunulmuş bir hediyesi olarak takdim etmeye kalkmasın.
Bugün sahada yaşanan o rezaletin adını kim ne koyacak ise hemen koysun; ki biz de öğrenelim.
Sahada takım falan olmadığını hep beraber gördük.
Sahada oyun ve oyucunun olmadığını hep beraber yaşadık.
Geçen hafta deplasman yenilginizde alın teri vardı, gurur vardı, çabalarınızın ve gayretinizin sahaya yansıması vardı.
İşte bu varlar arasındaki yenilginiz, bize hiç mi hiç dokunmadı ve hatta tüm şehir olarak bu durumu nazarlık olarak algılayıp hoşnut bile kalmıştık.
Siz de bunun tadını çıkaracağınız yerde öyle geliyor ki bokunu çıkardınız.
Allah aşkına eksik olan ne vardı sahada?
Karnınız mı açtı, ayaklarınızda kramponunuz mu yoktu?
Sırtınızda forma?
Eksik olan ne vardı da sahada deplasman takımı gibi yabancı ve yalancı bir moda girdiniz…
Hakan Hoca anladığımız kadarıyla mental yorgunluk yaşamaya başladı. Kanaatimizce bu durumun çöküş ile sonlanmaması açısından, ivedi olarak kendisine çeki-düzen vermesi gerektiğini söylememize umarım ki gerek yoktur.
Bu bizim kendi şahsi görüşlerimiz yanı sıra tribünlerin de ortak sesidir.
Hatta ve hatta Hakan Hocaya şunu bilhassa sormak için maçın bitmesini dört gözle bekledim. Allah aşkına hocam bugün oynanan oyunun nesinden memnun kaldınız ki 70 nci dakikaya kadar oyuncu değiştirmediniz. Geçen sezonlarda oyuncunuz yoktu, boynumuzu büküp duruyorduk, şimdi bahaneniz ne onu söyleyin bari!
Ki kırmızı kartı ise hiç ama hiç yakıştıramadım desem yeridir.
Zaten bu şehire bilinçli olarak gönderildiği kanısını uyandırmış bir hakem vardı sahada. Daha ilk dakikalarda verdiği kararların bu sonucu getireceği az-çok tahmin edilir durumda idi. Bilhassa Karagümrük’lü bir sporcunun maçın ilk başlarında hakemin üzerine hiddetle yürüyüp, elini kolunu savurarak kararına itiraz etmesi ve onun her hangi bir tepki göstermemesi bu durumu çoktan teyit etmişti bile. Ve zannederim ki sizin gibi tecrübeli bir teknik hoca bütün bunları göremeyecek kadar toy olamaz.
Yazık.
Hem de çok yazık…
Sanki birileri yine bir yerlerden düğmeye bastı mı ne?
Süper Lig hakemlerinden birisini buraya göndermeleri, adamın …. yeseniz de bu, yemeseniz de dayatması ile verdiği kararlar ve bu gariban kimsesizler takımına havada uçuşan kartlar.
Ve bir kez daha gördük ki bu taraftara yazık.
Ve bir kez daha gördük ki gerçekten de bu şehrin de, değerlerinin de sahibi yokmuş,
Ona yazık…
Hamza Cimilli, o şeref tribününde oturmayı hak eden “ender” insanların en başında gelen isim olması lazım gelirken. Bir işgüzarın karşısına dikilip bu locada oturmanız için adınız kayıtlı değil demeniz ve efsane Başkan Cimilli’yi o tribüne almamanız bu şehire yapabileceğiniz en büyük kötülüklerden birisidir.
Sağ olunuz var olunuz onu da gördük.
Adamcağız yanı başımdan, hem de yanındaki değerlerle beraber; basamaklardan aşağı inerek, yan taraftaki normal tribünlere doğru yol alırken sessizce söylediği “olsun bende taraftarımın yanında otururum” cümlesi, beni ciddi olarak yaraladı.
Şuradan yazmadan geçemeyeceğim ama bu durum birilerinin kulağına küpe olsun isterim.
O şeref tribününde oturanların listesini kim neye göre ayarlıyor bilmiyorum ama orada oturacak kişilerin, hatta oturan kişilerin tamamının Hamza Cimilli’ye yer vermesi lazımdı.
Hamza Cimilli bu şehrin değeridir.
Bu şehrin dinamiğidir.
Bu şehrin varlığıdır.
O şeref tribünü bugün var ise; o da Hamza Cimilli ve onun gibi bu şehrin futboluna, ticaretine ve dahi kültürüne emek vermiş olanların sayesindedir.
O listeyi kim hazırlıyor ise lütfen ama lütfen; şeref tribününde kimler, ne amaçla ve ne hakla yer almışlar, öğrenmek istiyoruz.
Bugün borçlu olduğumuz bu şerefi kimlere, ne için borçluyuz öğrenelim bari.
Yetkilimiz kim ise bugün o listeyi kamuya açıklamanız gerekiyor.
Bu şehrin şeref listesine Hamza Cimilli’yi alamayacakları kadar dolu olan, yer olmayan listede kimler varmış öğrenmek istiyoruz.
Hamza Başkanın yanında olan ve yıllar sonra şehrimize ayak basmış olan ve hatta bugün stada gelerek bizleri yalnız bırakmayan ama şeref tribününe almayarak, o basamaklardan aşağı indirerek kıymetlerini ortaya koyduğumuz, 72/73 sezonunun namağlup takımının emektarlarına olan borcumuzu da böylece ödemiş olduk vesselam.
Mevcut Başkan Ahmet Dal’ın sahada onları anons ettirerek onore etmesi kanatılmış yaraya ne kadar tuz/biber olur bilmem ama bu şehir bugünü hiç yaşamamış olsa idi ne güzel olurdu bir bilseniz…
Elbette ki bu bir oyun, yenilen de olacak yenen de… Ve birileri sakın yanlış anlamasın ama biz çok yenilgi gördük.
Ama ne yazıktır ki;
Sahada futbolcularımız, kenarda teknik hocamız, provakasyon kokan kararlarıyla sözde maç yönetmeye gelmiş, hem de süper lig tecrübesi olan görevli hakemimiz ve şeref tribününde de bir işgüzarımız bugün bu şehrin şerefiyle oynadı.
