Size, kasalarınızın ağzına kadar ganimet altınlarıyla dolu olduğunu kim söyledi?
Ula hani hizmet…
Bundan tam 14 ay evvel, Mart seçimlerimizden de ortalama 4-5 ay öncesinde bir yazı yazmıştık.
Eylülün ortasında, hazan esintisi içerisinde, tam 17 Eylül 2023 te…
“Kılıç gelse ve Çat’ı geri istiyorum derse ne olacak peki” demiştik.
İşin muhatabı olan o dönemin belediye başkanı, bırakın yazımıza cevap vermeyi; kendi çalışmalarında dahi ileriye dönük bir adım atamamıştı ve şimdiki konumda da belediyeye uzaklardan bakan kendisi olmuştu.
Ve Mart seçimlerinde, hem de aylar öncesinden ifade ederek duyurusunu yapmış olduğumuz o durum gerçekleşmiş ve Başkan Kılıç Çat’a gelerek, koltuğunu tekrardan geri almıştı.
Evet, Başkan Kılıç koltuğunu geri almasına aldı ama sonrasında ne değişti onu bilmiyoruz.
O dönemlerde hemen seçim sonrasında; hem hayırlı olsun demek için, hem de böylesine geri dönüşünü gerektirecek “çılgın bir proje”niz var mı diye sormak için kendilerinden randevu talep etmiştik, sağ olsun görevli bayan arkadaşımız özene bezene kaydımızı tutmuştu ama geldiğimiz noktada, ne bir çağrımıza ses veren oldu ne de muhatap alan.
Randevumuza dönmediklerine göre,
Belli ki bizi beğenmediler.
Başkanımız basından hoşlanmıyor olabilir.
Yapacak bir şey yok…
Belediyemizin icraatlarını çığıran birilerini bulamayınca, bizler de her vatandaş gibi Çat Belediyesinin icraatlarını sosyal medyadan ve fısıltı gazetelerinden takip etmeye başladık. Üstelik bir bardak çayı bize çok görenlerin icraatları nelermiş, geçip giden aylarda kendilerini tekrardan göreve layık gören bu kadim halka neler vaat etmişler ve neler bahşetmişler ve hangi çalışmalara imza atmışlar öğrenelim dedik.
Biz kendimiz için değil, vatandaşlar için…
Halk lokantası ve ortalığı velveleye veren otobüs atağı dışında bir şey gelmedi kulağımıza.
Başka bir şey duymadık, gariban ilçemiz ÇAT’ta…
Sadece Çat için söylemiyoruz ki, istisnasız bütün ilçelerimiz için geçerlidir bu durum.
Sormak lazım sayın başkanlarımız bu geçen süre zarfında verdiğiniz vaatlerin ne kadarını yerine getirdiniz?
Neler yaptınız?
Hangi çalışmalarınızı halkınızın hizmetine sundunuz?
Mikrofon uzatsak halkınıza, sizden memnunlar mı? Diye, acaba kaç başkanımızın geçer notu alacağını inanın bende merak eder oldum.
Parti ayırt etmeksizin, Mehmet Sekmen olmasa; birçok ilçe belediye başkanının halkın arasında görünmesi bile mucize olan bir durum ile karşı karşıyayız. Çalışmalarının büyük bir çoğunluğu büyükşehir ve ekipleri tarafından yapılırken, kendileri orada ahkâm keserken rastladığımızda, işin adına siyaset dedik vesselam…
Daha geçen aylarda uluslar arası yol kenarı bir ilçemizde dökülen asfalta sahiplenen başkanımıza uzaktan bakarak iç geçirmiştim.
Arada sırada yazdığımız yazılarda “belediyelerin yan gelip yatma yeri olmadığı” vurgusunu yapmamız işte bu yüzdendir.
Sizler o ilçelere belediye başkanı olmak için gecenizi gündüzünüze katarak çalıştığınızı ve kazandığınızı zannetmeyin; sizler o belediye başkanlıklarını, bu garip ve kadim halkın arzu ve hizmet beklentileri karşısında, yine bu kadim halkın birilerine olan sevgisi ve sözü karşısında kazandınız.
Bu halk sizden sadece ve sadece hizmet beklemektedir.
Paranız yokmuş, imkânlarınız darmış ve işler umduğunuz gibi çıkmamış mış, kimin umurunda ki?
Size, kasalarınızın ağzına kadar ganimet altınlarıyla dolu olduğunu kim söyledi?
Talipli olduğunuz belediyelerinizin durumunu siz halkınızdan daha iyi biliyordunuz. Ve bu bilgi sayesinde halka “masalımsı vaatler” vererek geldiniz oralara.
Ama neredeyse 1 yıl oldu, çoğunuzdan ses seda yok.
Arada sırada Erzurum derneklerinin kendi menfaatleri için, sizleri de konu mankeni olarak kullandıkları ve öylesine düzenlediği cümbüşlerde boy göstermeniz, aklımıza Lale Devri curcunasını getiriyor bilesiniz! Lay lay lom ile gelip geçen bir yıl görüntüsü ve ortada sadece bahanelerin ve imkânsızlıkların serzeniş iniltilerinden başka bir şey duymadık. Öyle bilmem ne festivaliydi, bilmem ne anma gecesiydi veya ballı spor organizasyonuydu diye halkın karşısına geçip de, hizmet yapıyoruz avuntusuna sakın ola ki kimseler girmesin.
İnanın bana bu halk birkaç dönem öncesindeki halk değildir.
Hatır gönül dönemleri biteli de bayağı oldu.
Hiç kimse birilerinizi oralara yan gelip yatasınız diye getirmedi.
Bir gün size dönüp de “ula hani yol, hani yatırım, hani hizmet” diye sorabilirler, haberiniz olsun…
